EDİTÖR Ağustos 1999, Sayı:60, Sayfa:1
“NATO-İZM”de nereden çıktı, diye düşünebilirsiniz. II. Dünya Savaşı ertesinde kurulan Kuzey Atlantik Okyanusu Organizasyonu yani kısa adıyla NATO’nun Sovyet Rusya saldırganlığına karşı salt askeri amaçlarla ortaya çıkmadığı; komünizme karşı “hür dünya”yı, demokratik rejimleri özgürlüğü savunmayı da içerdiği biliniyor. Hatta Soğuk Savaş döneminin NATO-VARŞOVA denklemiyle sembolleştiğide hafızalardadır. Denilebilir ki NATO ideolojik bir yapılanma olarak ortaya çıkmıştır. Zaten, ideolojisiz silahve silahsız ideoloji düşünülemez. Sovyetler’in çöküşü ve Soğuk Savaş döneminin sona ermesiyle birlikte işlevini yitireceği düşünülen NATO, ABD’nin patronajlığındaki “Yeni Dünya Düzeni”nin jandarmalığı misyonunu üstlenmiş gözüküyor. NATO’nun 1991 ve 1999’da belirlediği stratejik konseptlere bakıldığında demokrasi, insan hakları, serbest piyasa ekonomisi gibi bir dizi ideolojik kavram ve bakış açılarına ilaveten sonderece sübjektif “müdahale gerekçeleri”ne rastlıyoruz. Bu demektir ki NATO “hiper güç” (ABD)’nin şekillendirdiği hazâ ideolojik bir kurumdur. Şöyle de denebilir: NATO “silahın ideolojisi”dir. Bu ideolojinin adı da NATO-İZM’dir. Umran bu sayısında NATO’nun dünya devletler dengesinde ifade ettiği anlamı ve bu bağlamda Türkiye’nin konumunu değerlendiren yazılara yer veriyor. Cevat Özkaya, Selahaddin Ayaz, Ahmet Mercan’nın yazıları NATO’nun (eski ve yeni) işlevini irdeliyor. Genel yayın yönetmenimiz Cevat Özkaya’nın eski bakanlarımızdan Kâmran İnan’la yaptığı röportaj da NATO ve diğer dış politika konularına ilişkin önemli perspektifler içeriyor. Yine Umran’ın bu sayısında NATO Kuruluş Sözleşmesi’ni, 1991 ve 1999 konseptlerini “belge” olarak sunuyoruz. Öyle sanıyoruz ki, Türk basınında ilk kez yayınlanmakta olan bu belgeler ilgili okuyucular için hayli kıymetli bir başvuru kaynağı niteliğinde olacaktır. Umran tanıdık imzalar ve bölümlerle devam ediyor. Yeni Umranlarda buluşmak duasıyla.