Akıllı Güç

     Editör                                                           Ağustos 2009, Sayı: 180, Sayfa: 1

 

‘Daha Akıllı, Daha Güvenli Amerika’ adlı CSIS bünyesinde hazırlanan
bir raporda Amerika’ya yeni bir yol çiziliyor, hedeflerine ulaşması için
yeni bir yaklaşım tarzı izlemesi gerektiği vurgulanıyordu. Buna göre
Obama’nın Başkan seçilmesi ile birlikte kitleleri ikna ederek yönlendirmeye
talip sürecin daha estetik, sofistike bir örneklik inşa edeceği
görülüyor. Bir çeşit “rıza üretimi” sürecini ifade eden Akıllı Güç stratejisinin
daha önce uygulanan Sert Güç (Hard Power) stratejisinden farklı
olarak Türkiye’ye, İslam dünyasına ve küresel dengelere ne sunacağı
üzerinde durmak gerekiyor. Örneğin ‘Model Ortaklık’ yaklaşımının
nasıl uygulanacağı, ne gibi sonuçlar doğuracağının Akıllı Güç stratejisiyle
ilişkisi bunlardan biri.
Umran’ın daha önceki sayılarında da gündeme getirdiği; Türkiye’nin
Cumhuriyet tarihinde ilk defa Osmanlı misyonunu üstlenmeye
niyetlendiği bir dönemde “derin” yapılanmaların reorganizasyonu
gibi girişimlerle “Büyük Kapatılma”ya maruz bırakılmaya çalışılması ile
küresel güçlerin yeni yaklaşım tarzları arasındaki bağlar, bağlantılar
kurulmak istenen yeni dünya düzeninde biçilen rollerle de alakalı.
Nitekim Ergenekon davası sırasında NATO’nun yeni yapılanmasının
Türkiye’ye yansımaları üzerinde çeşitli yorumlar yapıldı.
Prof. Dr. Burhanettin Can’ın daha önce Akrep Operasyonu yazı
dizisi ile gündeme getirdiği süreç daha çok Türkiye’nin iç dinamiklerine
odaklanıyordu. Burhanettin Can, ‘Akıllı Güç- Akıllı Güç Stratejisi’
Büyük Şeytanın(ABD) Yeni Örümcek Ağları- I başlıklı yazı dizisinde
ise özellikle Amerika’nın yeni stratejilerini ele alıyor, deşifre ediyor.
Amerika’ya yol gösteren uzmanların görüşlerine başvurulan, kapak
konumuzu oluşturan yazıda teorisyenler Akıllı Güç konusunda değişen
bir dünyadan söz ediyorlar ve ABD’nin küresel iyiliğe yatırım yaparak
-yani insanların ve hükümetlerin istediği fakat Amerikan liderliğinin
yokluğunda elde edemediği şeyleri sunarak- daha akıllı bir güce
dönüşmesi gerektiğini belirtiyorlar.
Kapak konumuz içinde yer alan yazıda küresel gelişme, kamu diplomasisi,
ekonomik entegrasyon, teknoloji ve yenilik gibi alt başlıklarla
derinleştirilen analiz çalışması daha uzun yıllar üzerinde konuşacağımız,
hatta yaşayacağımız bir dönemi anlamlandırmaya çalışıyor.
Öyle ya, zamanı anlamlandırmadan yapılabilecek bir şey mi var?

     ‘Daha Akıllı, Daha Güvenli Amerika’ adlı CSIS bünyesinde hazırlanan bir raporda Amerika’ya yeni bir yol çiziliyor, hedeflerine ulaşması için yeni bir yaklaşım tarzı izlemesi gerektiği vurgulanıyordu. Buna göre Obama’nın Başkan seçilmesi ile birlikte kitleleri ikna ederek yönlendirmeye talip sürecin daha estetik, sofistike bir örneklik inşa edeceği görülüyor. Bir çeşit “rıza üretimi” sürecini ifade eden Akıllı Güç stratejisinin daha önce uygulanan Sert Güç (Hard Power) stratejisinden farklı olarak Türkiye’ye, İslam dünyasına ve küresel dengelere ne sunacağı üzerinde durmak gerekiyor. Örneğin ‘Model Ortaklık’ yaklaşımının nasıl uygulanacağı, ne gibi sonuçlar doğuracağının Akıllı Güç stratejisiyle ilişkisi bunlardan biri.

     Umran’ın daha önceki sayılarında da gündeme getirdiği; Türkiye’ninCumhuriyet tarihinde ilk defa Osmanlı misyonunu üstlenmeye niyetlendiği bir dönemde “derin” yapılanmaların reorganizasyonu gibi girişimlerle “Büyük Kapatılma”ya maruz bırakılmaya çalışılması ile küresel güçlerin yeni yaklaşım tarzları arasındaki bağlar, bağlantılar kurulmak istenen yeni dünya düzeninde biçilen rollerle de alakalı. Nitekim Ergenekon davası sırasında NATO’nun yeni yapılanmasının Türkiye’ye yansımaları üzerinde çeşitli yorumlar yapıldı.

     Prof. Dr. Burhanettin Can’ın daha önce Akrep Operasyonu yazı dizisi ile gündeme getirdiği süreç daha çok Türkiye’nin iç dinamiklerine odaklanıyordu. Burhanettin Can, ‘Akıllı Güç- Akıllı Güç Stratejisi ’Büyük Şeytanın(ABD) Yeni Örümcek Ağları- I başlıklı yazı dizisinde ise özellikle Amerika’nın yeni stratejilerini ele alıyor, deşifre ediyor. Amerika’ya yol gösteren uzmanların görüşlerine başvurulan, kapak konumuzu oluşturan yazıda teorisyenler Akıllı Güç konusunda değişen bir dünyadan söz ediyorlar ve ABD’nin küresel iyiliğe yatırım yaparak-yani insanların ve hükümetlerin istediği fakat Amerikan liderliğinin yokluğunda elde edemediği şeyleri sunarak- daha akıllı bir güce dönüşmesi gerektiğini belirtiyorlar.

     Kapak konumuz içinde yer alan yazıda küresel gelişme, kamu diplomasisi, ekonomik entegrasyon, teknoloji ve yenilik gibi alt başlıklarla derinleştirilen analiz çalışması daha uzun yıllar üzerinde konuşacağımız, hatta yaşayacağımız bir dönemi anlamlandırmaya çalışıyor. Öyle ya, zamanı anlamlandırmadan yapılabilecek bir şey mi var?

 


  • Sayı: 364
  • Sayı: 363
  • Sayı: 362
  • Sayı: 361
  • Sayı: 360
  • Sayı: 359
  • Sayı: 358
  • Sayı: 357
  • Sayı: 356
  • Sayı: 355
  • Sayı: 354
  • Sayı: 353