Celalettin VATANDAŞ Mayıs 2011, Sayı: 201, Sayfa: 40
Aile, toplumun devamını
sağlayan; bireylerin
kimlik ve kişiliklerinin
oluşmasında, toplumsallaşıp topluma
uygun üyeler haline gelmelerinde
alternatifi olmayan önemli
bir kurumdur. Bireyin toplumla
teması, doğuşuyla katıldığı ailesi
aracılığıyla ve ailesinde başlamaktadır.
Çocuk ile ailesi arasında
başlayan etkileşim, çocuğun o
topluma uygun bir üye oluşuna
imkân sağladığı gibi, bireyin ailesi
tarafından eğitip-öğretilmesi de
toplumun sürekliliğine katkı sağlamaktadır.
Dolayısıyla ve yaygın
olarak bilindiği üzere aile, bireyin
kişiliğinin inşa olunduğu yerdir ve
toplumun yapıtaşıdır. Bu nedenle,
eğer bir toplumda aile kurumu
kendisinden beklenen işlevleri
yerine getirememeye başlamışsa,
orada bireysel ve toplumsal ciddi
problemlerin görülmesi kaçınılmaz
olmaktadır.
Aile, toplumun devamını sağlayan; bireylerin kimlik ve kişiliklerinin oluşmasında, toplumsallaşıp topluma uygun üyeler haline gelmelerinde alternatifi olmayan önemli bir kurumdur. Bireyin toplumla teması, doğuşuyla katıldığı ailesi aracılığıyla ve ailesinde başlamaktadır. Çocuk ile ailesi arasında başlayan etkileşim, çocuğun o topluma uygun bir üye oluşuna imkân sağladığı gibi, bireyin ailesi tarafından eğitip-öğretilmesi de toplumun sürekliliğine katkı sağlamaktadır.
Yazının Devamı İçin Tıklayınız.