Atasoy MÜFTÜOĞLU                                         Eylül 2001, Sayı: 85, Sayfa: 98

İdeolojik ve politik statükoların, egemenliklerini hoyratça ve bağnazca sürdürebildikleri toplumlarda, tarih ve zaman duruyor, yanlışlıklar ve haksızlıklar sürüyor. Statükolara boyun eğen bir dil ve söylem, yeni heyecanlar, yeni umutlar ve yeni aşklar üretemiyor. Statükoları bir şekilde meşrulaştıran toplumlarda, hayatın özünü/içeriğini yok eden sınırlamalar, yavanlıklar, tekdüzelikler, ruhsuzluklar, dayatmalar ve sıradanlıklar yaşanıyor. Sıradanlığı kanıksayan bireyler ve toplumlar, yapısal dönüşümler gerçekleştiremiyor.

Yazının Devamı İçin Tıklayınız.