İsmail KILIÇARSLAN                           Haziran 2017, Sayı:274, Sayfa:11

Rahmetli Âkif Emre’nin çok yönlü kişiliği olduğunu herkes kabul eder. Bir mütefekkir olmanın yanında aktüel konulardaki yorumları ve belgesellerini ilk elde sayabiliriz. Göstergeler üzerindeki dikkatini,  mekân okumalarını, izlerin peşinde oluşunu ve portrelerini de ilave edebiliriz. Onu anlamaya dönük yapılacak tüm çalışmalar bunu mutlaka göz önünde bulundurmak zorundadır. Keza yaşadığı zamandan ve mekândan soyutlayarak da ele alamayız onu. Belki bu durum her insan için geçerlidir ama onun için olmazsa olmaz bir durumdur. 1970’lerden itibaren İslâm dünyasının içinden geçtiği tarihi kırılmaların tüm dönüm noktalarını yaşamış bir münevver olarak meselelere doğru bir perspektifle bakmanın gerekliliğini daima vurgulamış, yıkıntıların acısı içerinde görebildiği doğruları yazılarına yansıtmıştır. Âkif Emre’nin 2014 Ramazan ayında kendisiyle yapılan bir televizyon programında söyledikleri bunun bir göstergesi aslında. İsmail Kılıçarslan’ın sorularına verdiği cevaplar hem onun birikiminin hem de derdinin ve davasının bir yansıması. Aşağıdaki söyleşinin onun vakur şahsiyetinin anlaşılmasına katkı sunması temennisiyle bir kere daha kendisine Allah’tan rahmet diliyoruz.  (Umran) 

Yazının Devamı İçin Tıklayınız.